Tech Patrol

Blog

  • # Airbnb, ABD’de Sessiz Sedasız Bir Yapay Zeka Müşteri Hizmetleri Botu Kullanıma Sunuyor

    ## Airbnb, ABD’de Sessiz Sedasız Bir Yapay Zeka Müşteri Hizmetleri Botu Kullanıma Sunuyor

    Airbnb, müşteri hizmetlerini yapay zeka (YZ) ile güçlendirme yolunda önemli bir adım attı. Şirket, geçtiğimiz ay ABD’de YZ destekli bir müşteri hizmetleri botunu kullanıma sunduğunu duyurdu. CEO Brian Chesky’nin açıklamasına göre, ABD’deki Airbnb kullanıcılarının %50’si halihazırda bu YZ botunu kullanıyor ve bu özelliğin bu ay içinde ülke genelindeki tüm kullanıcılara yayılması planlanıyor.

    Chesky, analistlerle yapılan bir toplantıda, YZ’nin müşteri deneyimini önemli ölçüde kolaylaştırdığını ve canlı müşteri temsilcileriyle iletişime geçme ihtiyacını %15 oranında azalttığını belirtti. Bu, Airbnb’nin müşteri hizmetleri operasyonlarında YZ’nin potansiyelini gösteren somut bir başarı olarak öne çıkıyor.

    Airbnb, bu teknolojiyi ilk olarak geçen yıl sınırlı bir şekilde ve yalnızca belirli sorgular için test etmeye başlamıştı. Şirketin kurucu ortağı Nathan Blecharczyk, o dönemde YZ’nin iş süreçlerine uygulanması konusunda büyük bir potansiyel gördüklerini ve YZ’nin zamanla tüketici deneyimini nasıl değiştireceği üzerinde düşündüklerini ifade etmişti.

    OpenAI, Google ve Perplexity gibi yapay zeka ajanları geliştiren şirketlerden farklı olarak Airbnb, YZ’ye daha ölçülü bir yaklaşımla ilerliyor. Chesky, Şubat ayında yaptığı açıklamada, teknolojinin henüz erken aşamalarında olduğuna inandığı için, YZ’yi seyahat planlama veya bilet rezervasyonu gibi diğer alanlarda uygulamadan önce müşteri hizmetlerinde kullanacaklarını belirtmişti.

    Ancak, rakipleri Expedia ve Booking.com, seyahat planları oluşturma, gezi düzenleme ve gerçek zamanlı seyahat güncellemeleri gibi YZ özelliklerini kullanıma sunarak bu teknolojiye büyük yatırımlar yapıyor.

    Airbnb’nin bu stratejisi, YZ’nin müşteri hizmetleri alanındaki potansiyelini keşfederken, teknolojiyi iş süreçlerine kademeli olarak entegre etme yaklaşımını yansıtıyor. Şirketin bu adımı, müşteri hizmetleri deneyimini iyileştirirken operasyonel verimliliği artırma hedefiyle uyumlu görünüyor.

    Öte yandan, Airbnb’nin ilk çeyrekteki toplam geliri bir önceki yıla göre %6 artışla 2,27 milyar dolar olarak gerçekleşti. Ancak şirket, küresel ticaret savaşlarının tüketici davranışlarını olumsuz etkilemesi ve harcamaları azaltması nedeniyle seyahat talebinde yavaşlama beklediğini ve mevcut çeyrek gelir tahminlerinin analistlerin beklentilerinin biraz altında olduğunu belirtti.

  • # Airbnb Deploys AI Customer Service Bot Across the US, Seeing Early Success

    ## Airbnb Deploys AI Customer Service Bot Across the US, Seeing Early Success

    Airbnb is quietly but steadily integrating artificial intelligence into its customer service operations. CEO Brian Chesky announced during the company’s first-quarter conference call on Thursday that an AI-powered customer service bot has been rolling out to U.S. users since last month.

    According to Chesky, 50% of Airbnb’s U.S. user base is already interacting with the AI bot, and the company plans to extend the feature to all users in the country this month. The early results are promising. “One thing I’ll say about AI [is that] it is definitely making the customer experience easier […]. It has already led to a 15% reduction in people needing to contact live human agents,” Chesky noted.

    This move signals a shift in Airbnb’s approach to AI. Last year, the company disclosed it was testing the technology in a limited capacity, addressing only specific queries. As Airbnb co-founder Nathan Blecharczyk told TechCrunch at the time, “I think there is a lot of potential for applying AI to the business. We think a lot about how AI is going to change the experience at the consumer layer over time.”

    While other tech giants like OpenAI, Google, and Perplexity are developing sophisticated AI agents capable of autonomous task completion, Airbnb is opting for a more cautious implementation. Chesky stated in February that the company prioritized AI for customer service before exploring other applications like travel planning or booking, citing the technology’s relative immaturity.

    This measured approach contrasts with the strategies of competitors like Expedia and Booking.com, which are heavily investing in AI to build itineraries, plan trips, and provide real-time travel updates.

    Airbnb’s move into AI-driven customer service comes as the company navigates a complex economic landscape. The company reported a total revenue of $2.27 billion for the first quarter, a 6% increase year-over-year. However, Airbnb has forecast current-quarter revenue slightly below analyst expectations, citing a predicted slowdown in travel demand due to the impact of global tariff wars on consumer sentiment. While the rollout is progressing slowly, Airbnb’s current application of AI in customer service might be a strategy for handling concerns of slowing growth.

  • # Common Lisp ile JSON Veri İşleme: jq’ya Alternatif Bir Yaklaşım

    ## Common Lisp ile JSON Veri İşleme: jq’ya Alternatif Bir Yaklaşım

    JSON (JavaScript Object Notation), günümüzde veri alışverişi için en yaygın kullanılan formatlardan biri haline geldi. Hızlı, hafif ve insan tarafından okunabilir olması, web servislerinden yapılandırma dosyalarına kadar geniş bir kullanım alanı bulmasını sağlıyor. Bu kadar yaygın kullanımı beraberinde, JSON verilerini etkili bir şekilde ayrıştırmak, filtrelemek ve dönüştürmek için çeşitli araçlara duyulan ihtiyacı da artırıyor.

    Bu ihtiyaca cevap veren popüler araçlardan biri de **jq**. Komut satırı tabanlı bir JSON işlemcisi olan jq, güçlü sorgulama yetenekleri sayesinde JSON verilerini manipüle etmeyi kolaylaştırıyor. Ancak, her araç gibi jq’nun da kendine özgü sınırlamaları ve zorlukları olabiliyor.

    “A Common Lisp jq replacement” başlıklı blog gönderisi, tam da bu noktada devreye giriyor. Yazıda, **Common Lisp** programlama dilini kullanarak jq’ya alternatif bir çözüm sunuluyor. Gönderinin kaynağına (https://world-playground-deceit.net/blog/2025/03/a-common-lisp-jq-replacement.html) ulaşmak şu an için mümkün olmasa da, başlık ve kısa açıklama üzerinden yola çıkarak bu konuyu daha detaylı inceleyebiliriz.

    Common Lisp, güçlü ve esnek bir programlama dili olarak JSON veri işleme konusunda da potansiyel taşıyor. Özellikle, dinamik yapısı, makro sistemi ve sembolik programlama yetenekleri, JSON verilerini ayrıştırma ve manipüle etme süreçlerini optimize etmek için ideal bir ortam sunuyor.

    **Peki neden Common Lisp ile jq’ya alternatif bir çözüm üretmek mantıklı olabilir?**

    * **Daha Fazla Kontrol ve Esneklik:** Common Lisp, jq’nun sunduğu hazır fonksiyonların ötesine geçerek, veri işleme süreçleri üzerinde daha fazla kontrol ve özelleştirme imkanı sunar. Karmaşık veri dönüşümleri ve özel ihtiyaçlar için daha esnek çözümler geliştirilebilir.
    * **Yüksek Performans:** İyi optimize edilmiş Common Lisp kodu, özellikle büyük ve karmaşık JSON dosyaları üzerinde jq’dan daha hızlı çalışabilir.
    * **Entegrasyon Kolaylığı:** Mevcut Common Lisp projelerine kolayca entegre edilebilir. Bu sayede, farklı araçlar arasında veri aktarımı yapma ihtiyacını ortadan kaldırarak daha akıcı bir iş akışı sağlanabilir.
    * **Öğrenme ve Geliştirme:** Common Lisp öğrenmek, sadece JSON işleme konusunda değil, genel programlama becerilerini de geliştirerek farklı alanlarda da fayda sağlayabilir.

    Elbette, Common Lisp ile JSON veri işleme, jq’nun sunduğu kullanım kolaylığına ve hazır komutlara sahip olmayabilir. Ancak, daha fazla kontrol, esneklik ve performans arayan, programlama becerilerini geliştirmek isteyen geliştiriciler için cazip bir alternatif olabilir.

    **Sonuç olarak,** “A Common Lisp jq replacement” başlıklı blog gönderisi, JSON veri işleme konusunda farklı bir bakış açısı sunuyor. Common Lisp kullanarak jq’ya alternatif bir çözüm geliştirme fikri, özellikle performans ve özelleştirme gereksinimleri olan projeler için dikkate değer bir seçenek olabilir. Bu makale, bu konuya ilgi duyan geliştiricilere ilham vererek, farklı yaklaşımları keşfetmelerine yardımcı olabilir.

    **Not:** Gönderi kaynağına ulaşılamadığından, bu makale başlık ve kısa açıklama üzerinden yola çıkılarak yazılmıştır. Kaynağa erişim sağlandığında, daha detaylı ve doğru bilgilerle güncellenebilir.

  • # Ditching jq with Lisp: A New Contender in JSON Processing

    ## Ditching jq with Lisp: A New Contender in JSON Processing

    The realm of JSON processing tools is constantly evolving, with developers continually seeking faster, more flexible, and more integrated solutions. A recent blog post on world-playground-deceit.net, penned by user “tmtvl,” introduces a potential contender: a Common Lisp implementation aiming to rival the ubiquitous `jq`.

    While the initial submission on Hacker News didn’t exactly set the world on fire, garnering a modest score of 3 and no comments, the idea itself is intriguing. `jq` has become the de facto standard for querying and transforming JSON data on the command line, lauded for its concise syntax and powerful filtering capabilities. However, its reliance on its own query language can be a barrier to entry for developers already familiar with other programming paradigms.

    The appeal of a Common Lisp alternative lies in several potential advantages. Firstly, Common Lisp is a highly expressive and programmable language. This could lead to more sophisticated and customizable JSON manipulation compared to `jq`’s DSL. Imagine being able to leverage Lisp’s macro system to create highly specialized JSON processing workflows or embedding the JSON tool directly within a larger Lisp application.

    Secondly, for Lisp developers, using a native Lisp solution eliminates the need to switch between languages and toolsets. This streamlines development and allows for deeper integration with existing Lisp codebases. No more juggling different syntaxes or worrying about inter-process communication overhead when piping data between `jq` and a Lisp program.

    While the original blog post isn’t directly accessible from the provided metadata, we can speculate on the potential features and implementation strategies of such a tool. It might involve:

    * **A Lisp-native JSON parser:** Leveraging existing Lisp libraries like `cl-json` or building a custom parser for improved performance or specific parsing requirements.
    * **A query language or a set of functions:** Providing a way to select, filter, and transform JSON data. This could either be a custom Lisp DSL tailored to JSON manipulation or a set of readily available functions using standard Lisp constructs.
    * **Seamless integration with Lisp data structures:** Allowing easy manipulation of JSON data as Lisp lists, hash tables, or custom data structures.
    * **A command-line interface:** Providing a way to use the tool from the terminal, similar to `jq`.

    Whether this Common Lisp `jq` replacement will gain traction remains to be seen. Its success will depend on its performance, usability, and adoption by the Lisp community. However, the mere existence of such an alternative highlights the ongoing search for better, more integrated solutions for handling the ever-growing volume of JSON data in the modern software landscape. It serves as a reminder that even well-established tools like `jq` are not immune to disruption and that Lisp, with its power and flexibility, remains a relevant force in the world of software development.

  • # OSle: X86 Assembly ile Yazılmış, Sadece 510 Baytlık Minik Bir İşletim Sistemi!

    ## OSle: X86 Assembly ile Yazılmış, Sadece 510 Baytlık Minik Bir İşletim Sistemi!

    Geliştirici “shikaan”, Assembly meraklıları ve işletim sistemi öğrenmek isteyenler için oldukça ilginç bir proje yayınladı: **OSle**. Bu, sadece 510 baytlık bir alana sığdırılmış, X86 Assembly ile yazılmış, minimalist bir işletim sistemi. Projenin amacı, hem Assembly programlamayı hem de işletim sistemi geliştirmenin karmaşıklığını daha ulaşılabilir kılmak.

    Peki 510 bayta neler sığıyor? OSle, bir boot sektörüne sığacak şekilde tasarlanmış ve zincir yükleme (chain loading) veya çok aşamalı başlatma (multi-stage booting) gibi tekniklerden kaçınılmış. Buna rağmen, şaşırtıcı bir şekilde bir **dosya sistemi**, bir **shell** (komut satırı arayüzü) ve basit bir **süreç yönetimi** ile birlikte geliyor. Bu da OSle üzerinde basit bir metin düzenleyici veya hatta bazı oyunlar gibi “konuk uygulamalar” yazılmasına olanak tanıyor.

    Proje, Assembly dilinin korkutucu algısını kırmaya yönelik genel amaca hizmet ediyor. Bu minimal işletim sistemi, geliştiricilere işletim sistemi geliştirmenin temellerini uygulamalı olarak öğrenme fırsatı sunuyor. Üstelik OSle, beraberinde bir **SDK (Yazılım Geliştirme Kiti)** ile birlikte geliyor. Böylece kullanıcılar, tarayıcı üzerinden işletim sistemini deneyimleyebiliyor ve üzerinde değişiklikler yapabiliyorlar.

    OSle, hem Assembly diline yeni başlayanlar hem de işletim sistemlerinin temel prensiplerini daha derinden anlamak isteyenler için harika bir kaynak olabilir. 510 baytlık bu minik dünya, yaratıcılığınızı konuşturmanız ve işletim sistemlerinin derinliklerine dalmanız için sizi bekliyor. GitHub üzerindeki [https://github.com/shikaan/osle](https://github.com/shikaan/osle) adresinden projeye ulaşabilir ve hemen denemeye başlayabilirsiniz.

  • # OSle: A Tiny x86 Assembly OS That Packs a Punch in Just 510 Bytes

    ## OSle: A Tiny x86 Assembly OS That Packs a Punch in Just 510 Bytes

    Developer “shikaan” has unveiled OSle, a fascinating project that demonstrates the impressive capabilities of x86 assembly. This tiny operating system, designed to fit within a single boot sector of just 510 bytes, boasts a surprising range of features, including a file system, a shell, and even basic process management. The project, shared on Hacker News, aims to demystify both assembly language and OS development.

    Rejecting the complexities of chain loading or multi-stage booting, OSle challenges the notion that a feature-rich OS requires substantial code. Its creator emphasizes the goal of maximizing functionality within severe size constraints, making it a compelling exercise in efficient coding and resource management.

    Despite its miniature footprint, OSle provides enough functionality to support non-trivial guest applications. Imagine writing a text editor or even simple games for an operating system that fits into a few hundred bytes! This potential is facilitated by a provided SDK, allowing developers to create and experiment with applications tailored for this unique environment.

    To further ease the learning curve, OSle offers a browser-based experience, allowing users to test and interact with the OS without requiring complex setup or virtual machines. This accessibility is key to shikaan’s vision of making assembly and OS development less intimidating for beginners.

    This project builds upon shikaan’s previous successful series on x86 assembly, further solidifying their commitment to making low-level programming more approachable. By providing a hands-on, accessible, and surprisingly functional operating system, OSle serves as an excellent learning tool and a testament to the power and efficiency of assembly language when wielded creatively. If you’re looking for a fun and challenging project that pushes the boundaries of what’s possible in limited resources, OSle might be the perfect starting point. You can find the code and more information on the project’s GitHub page.