Blog

  • # Nvidia’dan RTX 50 Serisi İçin Bir “Sıcak Düzeltme” Sürücüsü Daha: Çökme ve Hatalara Çözüm Arayışı

    ## Nvidia’dan RTX 50 Serisi İçin Bir “Sıcak Düzeltme” Sürücüsü Daha: Çökme ve Hatalara Çözüm Arayışı

    Nvidia, RTX 50 serisi ekran kartlarında yaşanan çökme ve hataları gidermek amacıyla bir “sıcak düzeltme” (hotfix) sürücüsü daha yayınladı. 576.26 numaralı bu sürücü, daha önce bu ay yayınlanan ve birçok hata düzeltmesini içeren 576.02 sürücüsü üzerine inşa edilmiş durumda.

    Bu son sıcak düzeltme, geçtiğimiz hafta yayınlanan 576.15 sürümündeki tüm düzeltmeleri içeriyor. Bunlar arasında yakın zamanda ortaya çıkan ve kullanıcıları rahatsız eden GPU sıcaklık hatası da bulunuyor. Ayrıca, Forza Horizon 5’te yaşanan titreme sorunları, Forza Motorsport’taki iz bozulmaları ve Black Myth: Wukong’un RTX 50 serisi kartlarda rastgele çökmesi gibi sorunlara da çözüm getiriyor. Red Dead Redemption 2, Horizon Forbidden West, Dead Island 2 ve Resident Evil 4 Remake gibi popüler oyunlarda RTX 50 serisi kartlarla yaşanan bazı sorunlar da bu sürücüyle giderilmeye çalışılıyor.

    Nvidia ayrıca, DisplayPort 2.1 modu kullanılırken bazı LG monitörlerde yaşanan siyah ekran sorunlarına yönelik bir düzeltme daha yayınladı. Ek olarak, “birden fazla monitörle gri ekran çökmeleri” ve RTX 50 serisi kartlarda “yüksek yenileme hızında DisplayPort 2.1 modunda çalışırken meydana gelen anlık ekran titremesi” sorunları da bu sürücü ile çözülmeye çalışılıyor.

    Son birkaç ay içinde Nvidia’nın beşinci kez sıcak düzeltme sürücüsü yayınlaması, oldukça sıra dışı bir durum. Bu durum, RTX 50 serisinin Ocak ayındaki lansmanından bu yana Nvidia GPU kullanıcılarının bildirdiği sürekli hatalar ve çökmelerin ne kadar yaygın olduğunu gösteriyor. Daha geçen hafta, Nvidia’nın GPU sürücülerinin karmaşık bir durumda olduğunu belirtmiştik ve sadece bir hafta sonra, en son sorunları gidermeyi amaçlayan başka bir sıcak düzeltme sürücüsüyle karşılaşıyoruz.

    Bu durum, Nvidia’nın sürücü kalitesiyle övündüğü ve AMD’yi beta sürücüleri yayınladığı için eleştirdiği günlerden çok uzak. Nvidia, Nisan 2022’de yaptığı bir açıklamada, “Müşterileri şaşırtan, farklı oyunları ve ürünleri destekleyen farklı geliştirme dallarından çatallanmış, birden çok çakışan beta sürücüsü yayınlamıyoruz, bırakın da minimal test edilmiş, vasat beta sürücüleri yayınlayalım.” ifadelerini kullanmıştı. Ancak görünen o ki, Nvidia son dönemde bu vaatlerinden uzaklaşmış durumda.

  • # Nvidia Issues Fifth Hotfix Driver in Months to Combat Persistent RTX 50-Series Bugs

    ## Nvidia Issues Fifth Hotfix Driver in Months to Combat Persistent RTX 50-Series Bugs

    Nvidia has rolled out yet another hotfix driver, version 576.26, primarily aimed at resolving persistent bugs and crashes affecting its RTX 50-series GPUs. This latest release comes on the heels of the 576.02 driver earlier this month, which itself included a substantial number of fixes.

    The 576.26 hotfix incorporates all the improvements from the previous 576.15 hotfix, including a fix for the recently discovered GPU temperature bug. It also addresses flickering issues in *Forza Horizon 5*, track corruption in *Forza Motorsport*, and random crashes in *Black Myth: Wukong* specifically on RTX 50-series cards. Furthermore, the update includes fixes for issues experienced in *Red Dead Redemption 2*, *Horizon Forbidden West*, *Dead Island 2*, and the *Resident Evil 4 Remake* when running on the same RTX 50-series GPUs.

    Beyond game-specific fixes, Nvidia is also attempting to address ongoing black screen problems plaguing various LG monitors when used in DisplayPort 2.1 mode. The hotfix also targets “grey screen crashes with multiple monitors” and instances of “momentary display flicker” occurring when running in DisplayPort 2.1 mode with a high refresh rate on RTX 50-series cards.

    The release marks the fifth hotfix driver issued by Nvidia in recent months, an unusually high frequency that underscores the persistent bugs and crashes reported by users since the RTX 50-series launch in January. This string of hotfixes paints a less-than-ideal picture of Nvidia’s current driver stability.

    This situation represents a significant shift from Nvidia’s past pronouncements on driver quality. As recently as April 2022, the company publicly contrasted its approach with that of its competitor, AMD, stating, “We don’t release sub-par beta drivers with minimal testing, let alone multiple conflicting beta drivers forked from different development branches that support different games and products, which confuse customers.” The recent barrage of hotfixes suggests a change in circumstances, as Nvidia struggles to maintain the stability expected by its user base.

  • # Amazon, Starlink’e Rakip Olmak İçin İlk Uydularını Uzaya Gönderdi

    ## Amazon, Starlink’e Rakip Olmak İçin İlk Uydularını Uzaya Gönderdi

    Amazon’un geniş bant internet uydu ağı projesi Kuiper, ilk uydularının uzaya gönderilmesiyle şekillenmeye başlıyor. Perakende devi Amazon’un, Elon Musk’ın SpaceX’inin domine ettiği uydu interneti pazarına rakip olma çabası kapsamında, 27 Kuiper uydusunu taşıyan United Launch Alliance (ULA) Atlas V roketi, 28 Nisan’da Florida’daki Cape Canaveral Uzay Kuvvetleri İstasyonu’ndan fırlatıldı. Bu fırlatma, Amazon’un 3.236 Project Kuiper uydusunu alçak Dünya yörüngesine (LEO) yerleştirmek için planladığı 80 fırlatmanın sadece ilki.

    İlk denemesi kötü hava koşulları nedeniyle 9 Nisan’da iptal edilen fırlatma, yerel saatle 19:00’da (ET) gerçekleşti. Amazon CEO’su Andy Jassy, X üzerinden yaptığı açıklamada, “Bu, alçak Dünya yörüngesindeki uydu ağımızın geri kalanını fırlatmak için atılan ilk adım olsa da, inanılmaz miktarda buluş ve sıkı çalışmayı temsil ediyor. Ekiple gurur duyuyorum,” dedi.

    Kuiper uyduları, Dünya’nın 450 kilometre üzerinde bir yüksekliğe yerleştirildi ve Amazon, uyduların başarıyla etkinleştirildiğini ve yer sistemleriyle iletişim kurduğunu doğruladı. Şirket, her şeyin plana göre gitmesi halinde “yüksek hızlı, düşük gecikmeli” uydu interneti hizmeti vermeye bu yılın sonlarında başlamayı bekliyor.

    ULA CEO’su Tory Bruno, fırlatma sonrası yaptığı açıklamada, “Bu fırlatma, ortaklığımızın geleceğine ve artan fırlatma sıklığına doğru atılan ilk adımı işaret ediyor. Cape Canaveral’daki fırlatma tesislerimizi, gelecekteki Project Kuiper görevlerini destekleyecek şekilde sürekli olarak değiştiriyoruz. Bu, hem ticari hem de devlet müşterilerimize fayda sağlayacak ve hayat kurtarmaya, evreni keşfetmeye ve dünyayı birbirine bağlamaya çalışırken bize yardımcı olacak,” dedi.

    10 milyar dolarlık Project Kuiper planı 2019’da duyurulmuştu ve ABD Federal İletişim Komisyonu (FCC), Amazon’a 2026 ortasına kadar toplam uydu ağının yarısı olan 1.618 uyduyu yerleştirme zorunluluğu getirdi. Bu sayı, Starlink’in zaten faaliyette olan 7.200’den fazla uydusundan önemli ölçüde daha az. SpaceX, 2025’teki 50. Starlink görevini tamamladığını ve bugüne kadar 250’den fazla Starlink fırlatması gerçekleştirdiğini duyurdu. Şirket şu anda yörüngede 12.000 Starlink uydusuna sahip olmayı hedefliyor, ancak zaten 34.400 uyduya kadar genişleme için düzenleyici onayı almış durumda.

    Amazon, Starlink ağına uygun bir alternatif sağlamaya çalışan Fransa’nın Eutelsat’ı ve Çin’in Spacesail’i de dahil olmak üzere birçok şirketten sadece biri. Ancak SpaceX’in önemli bir başlangıç avantajı var ve alçak Dünya yörüngesi şimdiden oldukça kalabalık görünmeye başlıyor. Rekabetin kızışması, uydu interneti kullanıcıları için daha iyi hizmet ve fiyat avantajı anlamına gelebilir. Ancak, yörüngedeki uydu sayısının artması, uzay çöplüğü sorununu da beraberinde getirebilir.

  • # Amazon’s Project Kuiper Takes Flight: Aiming to Challenge Starlink’s Dominance in Satellite Internet

    ## Amazon’s Project Kuiper Takes Flight: Aiming to Challenge Starlink’s Dominance in Satellite Internet

    Amazon’s ambitious plan to provide global broadband internet access took a significant leap forward this week with the successful launch of its first Project Kuiper satellites. On Monday, April 28th, a United Launch Alliance (ULA) Atlas V rocket lifted off from Cape Canaveral Space Force Station in Florida, carrying 27 Kuiper satellites into low-Earth orbit (LEO). This launch marks the beginning of Amazon’s endeavor to compete with SpaceX’s Starlink, the current leader in the satellite internet market.

    The launch, initially scheduled for April 9th but postponed due to adverse weather, represents a crucial first step for Project Kuiper. According to Amazon, the satellites are now operational and communicating with ground systems, paving the way for potential “high-speed, low-latency” internet service to customers later this year.

    Amazon CEO Andy Jassy expressed his pride in the team’s efforts on X, emphasizing that this launch is just the beginning of a much larger undertaking. The retail giant plans to deploy a total of 3,236 satellites into LEO through 80 planned launches. This positions Amazon to become a major player in the rapidly growing satellite internet industry.

    ULA CEO Tory Bruno echoed Jassy’s sentiments, highlighting the significance of the launch for the partnership between the two companies. ULA has been modifying its launch facilities at Cape Canaveral to support the increased launch cadence required for future Project Kuiper missions, which will benefit both commercial and government customers.

    However, Amazon faces a considerable challenge in catching up with Starlink. SpaceX has already deployed over 7,200 satellites and recently celebrated its 50th Starlink mission of 2025, marking a total of 250 dedicated Starlink launches to date. While Amazon has a $10 billion plan and a mid-2026 deadline from the FCC to have 1,618 satellites deployed, SpaceX has a significant head start and aims to have up to 34,400 satellites in orbit.

    Amazon joins a growing list of companies, including France’s Eutelsat and China’s Spacesail, vying to offer alternatives to Starlink’s service. Yet, SpaceX’s established infrastructure and extensive satellite constellation provide a considerable advantage. Furthermore, the increasing number of satellites in LEO raises concerns about potential congestion and interference with astronomical observations.

    Despite the challenges, Amazon’s successful launch of its first Kuiper satellites signifies its commitment to the satellite internet market. Whether it can successfully compete with Starlink remains to be seen, but the launch marks a pivotal moment in the evolution of global internet accessibility.

  • # Starlink Yalnız Değil: Artan Uydu Sayısı Uzayda Felaket Senaryolarını Tetikleyebilir

    ## Starlink Yalnız Değil: Artan Uydu Sayısı Uzayda Felaket Senaryolarını Tetikleyebilir

    SpaceX’in Starlink’i uzaydaki yalnızlığını kaybediyor. Amazon’un Project Kuiper’i, 28 Nisan’da gerçekleştirdiği ilk fırlatma ile 27 uydusunu yörüngeye yerleştirerek Starlink’e rakip olma yolunda önemli bir adım attı. Ancak bu durum, uzaydaki uydu sayısının hızla artmasıyla birlikte ortaya çıkan tehlikeli bir soruna dikkat çekiyor: Yörünge kalabalığı ve olası çarpışmalar.

    Amazon, yörüngeye uydu yerleştiren tek şirket değil. Birleşik Krallık merkezli OneWeb, 2023’te Fransız uydu operatörü Eutelsat ile birleşerek kendi uydu ağına sahip oldu. Bunun yanı sıra, Çinli şirketler de benzer planlar yapıyor. Çin hükümeti destekli Guowang mega uydu ağı, geçen yıl fırlatmalara başladı ancak amacı hala belirsizliğini koruyor. Ticari Qianfan (Bin Yelken) projesi ise 2023’te fırlatmalara başlayarak toplamda 15.000’e kadar uyduyu yörüngeye yerleştirmeyi hedefliyor.

    Avrupa Uzay Ajansı’nın (ESA) yakın tarihli bir raporu, 2024’te alçak Dünya yörüngesine 2.500’den fazla nesnenin fırlatıldığını gösteriyor. Bu, 2020 öncesindeki herhangi bir yılda fırlatılan nesne sayısının beş katından fazla. Uzaydaki bu yoğunluk artışı, çarpışma riskini de beraberinde getiriyor.

    Uyduların çarpışması durumunda ortaya çıkacak enkaz, zincirleme reaksiyonlarla daha fazla çarpışmaya yol açabilir. Bu durum, yörüngeyi kullanılamaz hale getirebilir ve gelecekteki uzay görevlerini tehlikeye atabilir. Ayrıca, atmosferde yanmadan dünyaya düşebilecek büyük parçalar, yeryüzünde de tehlike yaratabilir.

    Uzay ajansları ve şirketler, uydu takip sistemleri ve çarpışma önleme manevraları gibi önlemler alsa da, uydu sayısındaki hızlı artış bu önlemleri yetersiz hale getirebilir. Uzaydaki bu kalabalığı yönetmek ve olası felaketlerin önüne geçmek için uluslararası işbirliği ve daha sıkı düzenlemelere ihtiyaç duyulmaktadır. Aksi takdirde, uzaya erişimimiz giderek zorlaşabilir ve uzayın sunduğu fırsatlardan mahrum kalabiliriz.

    **Kaynak:** The Verge (Georgina Torbet)

  • # The Crowded Skies: As Satellite Constellations Boom, Are We Heading for a Space Debris Disaster?

    ## The Crowded Skies: As Satellite Constellations Boom, Are We Heading for a Space Debris Disaster?

    The race to blanket the Earth with satellite internet is heating up, with Amazon’s Project Kuiper officially joining the fray. On April 28th, the company launched its first 27 satellites, marking a significant step in its effort to rival SpaceX’s Starlink. But Amazon is far from the only player vying for space in low-Earth orbit (LEO), raising serious concerns about orbital overcrowding and the potential for catastrophic collisions.

    Alongside Starlink and Kuiper, UK-based OneWeb (now merged with Eutelsat) already has its own constellation. Furthermore, China is actively developing its own mega-constellations, including the government-backed Guowang project and the commercial Qianfan (Thousand Sails) initiative, which ambitiously aims to deploy up to 15,000 satellites.

    This surge in satellite deployments is causing a dramatic increase in the number of objects orbiting our planet. A recent report from the European Space Agency (ESA) revealed that over 2,500 objects were launched into LEO in 2024 alone – more than five times the number launched in any year before 2020. While the benefits of increased global connectivity are undeniable, the rapid proliferation of satellites raises critical questions about the long-term sustainability of our orbital environment.

    The core concern is the growing risk of collisions. As the number of satellites increases, so does the likelihood of these objects colliding with each other or with existing space debris. Even a small collision can generate a cloud of fragments, each posing a threat to other satellites and spacecraft. This cascading effect, known as the Kessler syndrome, could render certain orbital regions unusable for decades, hindering future space exploration and satellite operations.

    While companies are implementing measures to avoid collisions, the sheer volume of objects in orbit makes these maneuvers increasingly complex and challenging. More stringent regulations, improved tracking systems, and active debris removal technologies are crucial to mitigating the risks and ensuring the responsible and sustainable use of space. The future of space exploration, communication, and scientific observation depends on our ability to address this growing challenge before it’s too late.