Tech Patrol

Blog

  • # Epic Games’ten Geliştiricilere Müjde: App Store Ücretlerini Aşmanın Yeni Yolu

    ## Epic Games’ten Geliştiricilere Müjde: App Store Ücretlerini Aşmanın Yeni Yolu

    Epic Games, Apple ile yıllardır süren hukuk mücadelesinde elde ettiği zaferin ardından geliştiricilere büyük bir fırsat sunuyor. Epic Games Store üzerinden geliştiriciler, artık kendi “webshop”larını açarak, Apple ve Google’ın uygulama içi satın alımlardan aldığı yüksek komisyon ücretlerini bypass edebilecekler. Bu sayede, oyunculara doğrudan, uygulama dışı satın alma seçenekleri sunulacak.

    Hatırlanacağı üzere Epic Games, Apple’ın iOS App Store’daki %30’luk komisyon oranlarına karşı uzun süredir mücadele ediyordu. 2021’de bir yargıç, Apple’ın geliştiricileri müşterilerini Apple ekosistemi dışındaki dijital ürünlere yönlendirmesini engelleyemeyeceğine hükmetmişti. Ancak geçtiğimiz günlerde Yargıç Yvonne Gonzalez Rogers, Apple’ın 2021 tarihli kararına kasıtlı olarak uymadığını belirten sert bir açıklama yayınladı.

    Bu gelişmelerin ardından Epic Games, popüler oyunu Fortnite’ı iOS App Store’a geri getirmeye hazırlanıyor. Şirket, kullanıcıları doğrudan Epic üzerinden dijital ürünler almaya teşvik ederek, daha uygun fiyatlar sunmayı hedefliyor.

    Epic Games Store’un yeni “webshop” özelliği sayesinde, diğer geliştiricilerin de benzer bir strateji izlemesi kolaylaşacak. Genellikle Epic Games Store, geliştiricilerin kazançlarından %12 pay alıyor, ki bu oran Apple’dan hala daha avantajlı. Ancak Haziran ayından itibaren, Epic Games, her oyunun yıllık olarak kazandığı ilk 1 milyon dolardan herhangi bir pay almayacak. Sadece bir oyunun geliri 1 milyon doları aştıktan sonra Epic Games pay almaya başlayacak.

    Epic Games yaptığı açıklamada, “Yeni yasal düzenlemelerle birlikte, geliştiriciler oyuncuları, iOS’un Avrupa Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri dahil olmak üzere izin veren herhangi bir platformdaki webshop’lardan dijital satın alımlar yapmaya yönlendirebilecek” dedi. Bu hamle, uygulama mağazalarının geleceği ve geliştiricilerin daha adil bir gelir paylaşımına sahip olması açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

  • # Epic Games Empowers Developers with Webshops, Bypassing App Store Fees After Legal Victory

    ## Epic Games Empowers Developers with Webshops, Bypassing App Store Fees After Legal Victory

    Epic Games is capitalizing on its recent legal triumph over Apple. Following a years-long dispute, the company announced that its Epic Games Store will now enable developers to launch their own webshops. These webshops will allow players to make purchases directly, outside of the confines of the app stores, effectively circumventing the hefty fees imposed by Apple and Google.

    The move stems from Epic’s long-standing legal battle against Apple concerning its iOS App Store fees, which take a substantial 30% cut of developer earnings. While a 2021 ruling prevented Apple from blocking developers from directing users to external purchase options, a recent filing revealed that Apple was intentionally flouting that ruling.

    Now, Epic plans to bring its flagship title, Fortnite, back to the iOS App Store, incentivizing players to make in-game purchases directly through Epic to receive better pricing. The new webshop feature extends this benefit to other developers, making it significantly easier for them to offer alternative purchase pathways to their users.

    While Epic Games Store typically takes a 12% share of developer earnings, a more favorable rate than Apple’s, the company is further sweetening the deal. Starting in June, Epic will waive its cut on the first $1 million each game earns annually. Only after a game surpasses this revenue threshold will Epic begin to take its share.

    “With new legal rulings in place, developers will be able to send players from games to make digital purchases from webshops on any platform that allows it, including iOS in the European Union and United States,” Epic announced, marking a significant shift in the app store ecosystem and handing more control and revenue back to developers. This could have a ripple effect across the industry, potentially forcing other app stores to re-evaluate their commission structures.

  • # Çin, Unutulmuş Amerikan Nükleer Teknolojisini Yeniden Hayata Döndürüyor

    ## Çin, Unutulmuş Amerikan Nükleer Teknolojisini Yeniden Hayata Döndürüyor

    Çin, temiz enerji alanında yine bir ilke imza attı. Yeni nükleer reaktörünün, yakıt olarak uranyum yerine toryum kullanan ilk reaktörlerden biri ve çalışırken yakıt ikmali yapılabilen türünün ilk örneği olduğu bildiriliyor. Bu, Çin’in enerji politikalarında kayda değer bir deneysel gelişme olarak öne çıkıyor.

    MIT Technology Review’da Casey Crownhart tarafından kaleme alınan makalede, bu gelişme detaylı bir şekilde ele alınıyor. Makale, Çin’in bu atılımının iklim değişikliği ve enerji alanındaki geleceği şekillendirebileceğine işaret ediyor. Bu yeni reaktör, uzun yıllar önce ABD’de terk edilen bir nükleer teknolojisinin yeniden canlandırılması anlamına geliyor.

    **Toryum: Geleceğin Yakıtı mı?**

    Toryum, uranyuma kıyasla daha bol bulunan ve daha az nükleer atık üreten bir radyoaktif elementtir. Bu nedenle, toryum yakıtlı reaktörler, nükleer enerjinin daha sürdürülebilir bir alternatifi olarak görülüyor. Çin’in bu teknolojiye yatırım yapması, toryumun nükleer enerji üretiminde potansiyel bir oyuncu olarak geri döndüğünün bir göstergesi.

    **Çalışırken Yakıt İkmali: Kesintisiz Enerji Üretimi**

    Reaktörün çalışırken yakıt ikmali yapılabilmesi, enerji üretiminde kesintisiz bir akış sağlayarak, verimliliği önemli ölçüde artırıyor. Bu özellik, reaktörün daha uzun süre çalışmasına ve daha az bakım gerektirmesine olanak tanıyor.

    **Çin’in Temiz Enerji Hamlesi**

    Bu gelişme, Çin’in temiz enerjiye olan bağlılığının bir başka göstergesi. Ülke, yenilenebilir enerji kaynaklarının yanı sıra, nükleer enerjiyi de enerji portföyüne dahil ederek, karbon emisyonlarını azaltmayı ve enerji güvenliğini sağlamayı hedefliyor.

    **Gelecek Beklentileri**

    Çin’in bu yeni nükleer reaktörü, toryum yakıtlı reaktörlerin ve çalışırken yakıt ikmali yapılabilen reaktörlerin geleceği için bir emsal teşkil edebilir. Bu teknolojilerin yaygınlaşması, nükleer enerjiyi daha güvenli, daha sürdürülebilir ve daha verimli hale getirebilir. Ancak, bu teknolojinin hala deneysel aşamada olduğu ve yaygın kullanıma geçmesi için daha fazla araştırmaya ve geliştirmeye ihtiyaç duyulduğu unutulmamalıdır.

    Bu gelişme, nükleer enerji sektöründe önemli bir dönüm noktası olabilir ve diğer ülkeleri de toryum ve benzeri teknolojilere yatırım yapmaya teşvik edebilir. Çin’in bu atılımı, enerji sektöründe yeni bir rekabetin ve inovasyonun önünü açabilir.

  • # Thorium’s Time? China Revives Abandoned US Nuclear Tech for Advanced Reactors

    ## Thorium’s Time? China Revives Abandoned US Nuclear Tech for Advanced Reactors

    China is pushing the boundaries of nuclear energy with a new reactor design, marking a potential breakthrough in clean energy production. The development, reported by MIT Technology Review, showcases a reactor that utilizes thorium instead of uranium as fuel, a technology largely abandoned by the US decades ago. This reactor also boasts the unique capability of being refueled while operational, representing a significant leap forward in reactor efficiency and continuous power generation.

    The experimental reactor signifies China’s ambition to lead in advanced nuclear technologies. While the details surrounding the reactor’s performance and long-term viability remain limited, the use of thorium presents several intriguing advantages. Thorium is significantly more abundant than uranium, potentially offering a more sustainable fuel source. Furthermore, thorium reactors have the potential to produce less long-lived radioactive waste compared to traditional uranium-fueled reactors, addressing a major concern associated with nuclear power.

    The revival of thorium-based nuclear technology is noteworthy considering its history. The US explored thorium reactors extensively in the mid-20th century but ultimately prioritized uranium-fueled reactors due to various factors, including the ease of weaponizing uranium. China’s renewed interest in thorium underscores a different set of priorities, focusing on energy security and cleaner power generation.

    This development positions China at the forefront of innovative nuclear reactor designs. While the technology is still in its early stages, the potential benefits of thorium-fueled reactors, coupled with the capability of online refueling, could revolutionize nuclear power generation. The world will be watching closely as China continues to develop and refine this potentially game-changing technology, a testament to the possibility of resurrecting abandoned research for a brighter, cleaner energy future. This move also highlights the critical role of continuous innovation and diverse approaches in the global pursuit of sustainable energy solutions.

  • # Çin Enerjide Geçmişe Dönüyor: ABD’nin Terk Ettiği Nükleer Teknoloji Çin’de Yeniden Doğuyor

    ## Çin Enerjide Geçmişe Dönüyor: ABD’nin Terk Ettiği Nükleer Teknoloji Çin’de Yeniden Doğuyor

    MIT Technology Review’un “The Download” adlı günlük teknoloji haber bülteninin bugünkü sayısında, Çin’in enerji alanındaki dikkat çekici bir hamlesi öne çıkıyor. Rhiannon Williams tarafından kaleme alınan makaleye göre, Çin temiz enerji alanında bir kez daha öne geçmeyi başardı. Bu başarının arkasında ise ABD’nin uzun zaman önce terk ettiği bir nükleer teknoloji yatıyor.

    Makalede, Çin’in yeni nükleer reaktörünün, bu teknoloji kullanılarak inşa edilen ilk tesislerden biri olduğu belirtiliyor. Bu durum, Çin’in enerji stratejisinde alışılmadık bir yaklaşım sergilediğini gösteriyor. Zira, ABD’nin bir zamanlar öncülük ettiği bu teknolojinin, Çin tarafından yeniden canlandırılması, teknolojik gelişmelerin ve enerji politikalarının küresel dinamiklerini gözler önüne seriyor.

    “The Download” bülteninde ayrıca, “aşk ve ölümsüzlük arasında seçim yapmak” gibi felsefi ve teknolojik sorulara da değinildiği anlaşılıyor. Ancak, makalenin bu kısmıyla ilgili detaylar henüz bilinmiyor.

    Özetle, Çin’in enerji alanındaki bu hamlesi, temiz enerjiye olan bağlılığını ve teknolojiye yaklaşımındaki pragmatik tutumu sergiliyor. ABD’nin bir zamanlar rafa kaldırdığı bir teknolojinin Çin tarafından yeniden değerlendirilmesi, küresel rekabetin ve teknolojik gelişmelerin karmaşık etkileşimini anlamak için önemli bir örnek teşkil ediyor. Bu gelişme, enerji sektöründe gelecekte yaşanacak rekabeti ve teknolojik yenilikleri merakla beklememize neden oluyor.

  • # China Revives Abandoned US Nuclear Tech, Achieves Clean Energy Milestone

    ## China Revives Abandoned US Nuclear Tech, Achieves Clean Energy Milestone

    China continues to push the boundaries of technological innovation, this time with a surprising move in the energy sector. According to the latest edition of “The Download,” a daily technology newsletter from MIT Technology Review, China has successfully brought back to life a long-abandoned US nuclear technology.

    Details remain scarce, but the report indicates that this resurrected technology is now powering a new nuclear reactor in China. This achievement positions the nation at the forefront of clean energy initiatives, marking another significant milestone in its pursuit of a sustainable future. While the specifics of the “abandoned US nuclear technology” are not elaborated on, its revival in China suggests a potential breakthrough in reactor design, waste management, or perhaps even improved safety protocols.

    This bold move highlights China’s willingness to explore unconventional solutions and leverage historical research to address contemporary energy challenges. It also raises questions about why the technology was initially abandoned in the US and what advancements China has made to render it viable and efficient.

    Beyond the immediate implications for China’s energy landscape, this development could have wider global ramifications. If successful, this resurrected nuclear technology could offer a viable alternative to traditional nuclear power, potentially revolutionizing clean energy production worldwide. The move serves as a reminder that innovation often lies in re-examining past endeavors and adapting them to present-day needs. The world will be watching closely to see how this energy “throwback” unfolds in China and its potential impact on the global energy market.