## Görevden Alınan FTC Komisyon Üyelerinden Meta Eleştirisi, Rüşvet İddiaları ve Gizlilik Mücadelesi
The Verge’den Nilay Patel’in sunduğu Decoder podcast’inin son bölümünde, Federal Ticaret Komisyonu’nun (FTC) tartışmalı bir şekilde görevden alınan iki komisyon üyesi Rebecca Slaughter ve Alvaro Bedoya, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Başkan Donald Trump tarafından yasadışı bir şekilde görevden alındıklarını iddia eden komisyon üyeleri, Meta’ya yönelik açılan davadan, rüşvet iddialarına ve yapay zekanın (AI) potansiyel tehlikelerine kadar birçok önemli konuya değindi.
**Yasadışı Görevden Alma İddiası ve Hukuki Süreç**
Slaughter ve Bedoya, Trump’ın kendilerini görevden alma yetkisinin olmadığını savunarak, 90 yıllık bir Yüksek Mahkeme emsaline atıfta bulundular. Bu emsal, başkanın FTC komisyon üyelerini yalnızca “ihmal, suiistimal veya verimsizlik” gibi nedenlerle görevden alabileceğini belirtiyor. Komisyon üyeleri, görevden alınma gerekçesi gösterilmediğini ve bu durumun yasalara aykırı olduğunu vurguladılar.
Görevlerine geri dönmek için dava açan Slaughter ve Bedoya, konuyu Yüksek Mahkeme’ye kadar taşıyacaklarını belirttiler. Bu davanın yalnızca kendi görevleriyle ilgili olmadığını, aynı zamanda bağımsız kurumların siyasi baskılardan korunmasının önemini de vurguladılar. Zira, başkanın FTC gibi kurumların liderlerini keyfi olarak görevden alabilmesi, finansal düzenlemelerden tüketici haklarına kadar birçok alanda istikrarsızlığa yol açabilir.
**Meta’ya Yönelik Açılan Dava ve Rüşvet İddiaları**
Podcast’te, FTC’nin Meta’ya (eski adıyla Facebook) yönelik açtığı antitröst davası da ele alındı. Komisyon üyeleri, Mark Zuckerberg’in açılış törenine yaptığı bağışlar ve Oval Ofis’te sıkça görülmesi gibi durumların, hükümetin Meta’yı parçalama çabalarını engellemediğini belirttiler.
Rebecca Slaughter, bu tür girişimlerin başarısız olsa bile rüşvet teşebbüsü olarak değerlendirilmesi gerektiğini savundu. “Rüşvet işe yaramasa bile kötüdür,” diyen Slaughter, bu tür davranışların hukuk devleti ilkesine ve demokrasinin işleyişine zarar verdiğini ifade etti.
**Yapay Zeka ve Tüketiciyi Koruma**
Podcast’te yapay zeka teknolojilerinin yükselişi de tartışıldı. AI şirketlerinin abartılı vaatlerde bulunduğunu ve bu durumun tüketicileri yanıltabileceğini belirten komisyon üyeleri, FTC’nin bu konuda da aktif rol oynaması gerektiğini vurguladılar.
Alvaro Bedoya, “Gelecekte doktor olmayacak” gibi iddiaların “saçmalık” olduğunu belirterek, bu tür söylemlerin ciddiye alınmaması gerektiğini ifade etti. Rebecca Slaughter ise, FTC’nin uzun yıllardır yanıltıcı ürün iddialarıyla mücadele ettiğini ve AI teknolojilerinin de bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
**Gizlilik Endişeleri ve Geleceğe Dair Umutlar**
Podcast’in son bölümünde, kişisel verilerin korunması ve gizlilik hakları da ele alındı. Dinleyicilerden gelen “Gizlilik artık kayboldu” şeklindeki yorumlara yanıt veren komisyon üyeleri, gizliliğin korunmasının hala mümkün olduğunu ve bu konuda mücadele etmek gerektiğini vurguladılar.
Rebecca Slaughter, Kongre’nin daha spesifik bir gizlilik yasası çıkarması gerektiğini ve “izlemeyi reddet” seçeneğini tercih eden kullanıcı sayısının yüksekliğinin, insanların gizliliğe değer verdiğinin açık bir göstergesi olduğunu söyledi. Alvaro Bedoya ise, insanların şifreli mesajlaşma uygulamalarına yönelmesinin ve sosyal medyada daha dikkatli davranmasının, gizlilik endişelerinin arttığının kanıtı olduğunu belirtti.
Sonuç olarak, Nilay Patel’in Decoder podcast’indeki bu özel bölüm, görevden alınan FTC komisyon üyelerinin çarpıcı açıklamalarıyla dolu. Meta’ya yönelik açılan davadan, rüşvet iddialarına, yapay zekanın potansiyel tehlikelerinden, gizlilik endişelerine kadar birçok önemli konuya değinen komisyon üyeleri, tüketicinin korunması ve adil rekabetin sağlanması için mücadele etmeye devam edeceklerini vurguladılar.
Bir yanıt yazın